28 Temmuz 2016 Perşembe

INFECTED - SPIRIT OF DOOM


Ah! İşte size bir estetik obje daha. Türkiye'den çıkmış en iyi Black Metal gruplarından olan Infected, 1995 yılında kurulduktan sonra iki yıl süren çalışmalarını, 'Spirit of Doom' demosu ile taçlandırdı. 1997 yılında fabrika baskı olarak yayınlanan 'Spirit of doom' demosu, şüphesiz o dönemde müzikseverler tarafından büyük ilgi gördü. Malum o dönemde ülkemizden çıkan pek fazla ürün yokken, elini taşın altına koyup böyle masraflı bir işe girişmek, taktire şayan bir hareketti. Müzikalite de yüksek olunca, 'Spirit of Doom' tadından yenmez bir ürün olarak koleksiyonlardaki yerini aldı. Kaç adet basıldı bilemiyorum ama bu yazıyı yazdığım 2016 yılında bu kasete sahip olan koleksiyoncuların çok şanslı olduklarını söyleyebilirim. Kapak resmi de el ile çizilmiş ve siyah beyaz bir resim olduğu için tam da bir demoya yakışır çalışma olmuş.

Tuhaf olan şu ki, bu türden kirli kaydedilmiş demo ve albümler, o dönemde imkansızlıklar vesilesi ile bu şekilde oluşmuş olarak değerlendirilirdi. O zamandan bu güne müzikseverlerin kulağı kirli kayıtlara fazlasıyla aşina olmuş olsa gerek, 2016 yılında bile böyle kayıtlar çok rağbet görüyor. Hatta günümüz yüksek teknolojisi ile kristal berraklıkta kaydedilmiş albüm ve demolara burun kıvıran yüksek sayıda bir kesim var. Eskinin imkansızlıkları, şimdinin aranan özelliği olmuş. Burzum projesinin sahibi Varg'ın verdiği bir röportajı hatırlıyorum. Olabildiğince eski ve kirli ses veren gitarları tercih ettiğini ve bu şekilde istediği sesi yakalayabildiğini söylemişti. Ne yalan söyleyeyim, nostaljiye olan yüksek talep, benim kulaklarımda da mevcut. Özellikle doksanlı yıllarda kaydettiğim kopya kasetleri dinlemek üzere kuzenimin eski walkmanine el koymuş olduğumu söylemeliyim.

Spirit of doom demosu, hem kaydedildiği dönemi iyi yansıtması açısından, hem de müzikalitesi açısından çok üst seviye bir ürün. Keşke daha önce Death Room grubunun demosunda olduğu gibi orijinal kayıtlara ulaşılabilse ve bu demonun da bir CD kopyası yapılabilse. Birileri elini taşın altına koyarsa bize de keyifle dinlemek kalacak. O zamana kadar, ilk baskı kasetlerimizi ışık görmeyen oda sıcaklığında dolaplarda saklamaya devam.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder